# Etiket
#GÜNDEM

Tezhibde Kompozisyon Düzenlemeleri ve Süsleme Üslûbları

Tezhibde Kompozisyon Düzenlemeleri

ve Süsleme Üslûbları

Tezhipte kompozisyon düzenlemeleri serbest olabileceği gibi tek eksenli ½ simetrik
veya birden fazla simetri eksenine dayanan karma kompozisyon ve ½ rumi
kompozisyon olmak üzere çeşitlendirilmektedir. Tezhip sanatının yapıldığı kültüre
göre farklı üslupları mevcuttur. Bunların içerisinde Osmanlı dönemi açısından
baktığımızda Baba Nakkaş üslûbu, Hâlkar üslûbu, Sazyolu üslûbu ve Barok – Rokoko
üslûbu olmak dört farklı üslup çeşidi karşımıza çıkmaktadır.

Baba Nakkaş üslubu genellikle iri bir şekilde olabildiğince ayrıntılı olarak çizilmiş
hatai motiflerinin yanında yer yer aralarına küçük bulutların serpilerek, sade, minik
yaprakların kullanıldığı ve üstlerine dönen yaprak biçimleri ile üç boyutlu hissi veren
tasarımlardır (Derman, 2012, s.66).

Hâlkar üslubu altın yaldızlı iş anlamına gelmektedir. Tamamen altın ile
yapılmaktadır. Ama yer yer altınlı ve altınsız da yapılmış olduğu gözlemlenmiştir.
Halkar her renkte kâğıt üzerine yapılabilir sadece dikkat edilmesi gereken nokta
kâğıdın kalın ve aharlı olmasıdır. Çünkü çok emici kâğıtlarda gölge veremeyeceği
için iyi sonuçlar elde edilmemektedir (Ersoy, 1988, s.14).

Sazyolu üslubu şah kulunun Kanuni Sultan Süleyman döneminde oluşturduğu
oldukça iri, dolgun bir şekilde çizilmiş olduğu yaprak ve çiçeklerin kıvrılma ve
kılmalarıyla birbiri içerisinden geçer bir hal verilerek bir orman hissi uyandıracak
tarzda stilize etmiş olmasıdır (Balcı, 2016, s.7).

Barok rokoko üslubu batının ortaya çıkardığı değişim ve gelişmeler sonucunda
meydana gelen barok ampir ve rokoko sanat akımları dönemin Türk sanatı ile
harmanlanarak ana karakterlerini korumak suretiyle Türk rokoko adı ile yeni bir
üslubu ortaya çıkarmıştır. Özellikle 19. yy ile birlikte tamamen motif hâkimiyetinin
bitkisel kompozisyonların olduğu, hatta natürmort kavramı eşliğinde vazoların ve
fiyonkların olduğu bir tablo gibi ele alındı bir uygulama olmuştur (Akar ve Keskiner,
1978, s.21).

KAYNAK: Nurhan Böyükyılmaz, Yüksek Lisans Tezi, s.65 

Leave a comment