Millî Ahlâk / Alparslan TÜRKEŞ
Millî Ahlâk
Alparslan TÜRKEŞ
Medeniyetler para ile değil , ilimle , irfanla , imanla , ahlakla kurulurlar ; medeniyetler parasızlıktan değil ilimsizlik , irfansızlık , imansızlık , ahlaksızlıktan çökerler.
Bugün devletlerin hayatında en büyük düşmandan bahsedilebilir.Fakat en büyük dosttan hayır.Unutmayınız ki , Türk Milleti’ne en büyük dost , yine Türk Milleti’dir , Türk Milleti’ne en büyük yardımcı yine kendi çalışma ve gayretidir.
Ahlak Buhranı:
Memleketimizin içerisinde bulunduğu bunalımın başlıca sebeplerinden birisi de ahlak buhranı ve toplumu saran manevi boşluktur.
Toplumların huzurlu olabilmesi , insanların ahlaklı ve dürüst olmaları ile mümkündür.Eğer bir toplumun insanları son derece dejenere olmuş bir halde ise o toplumda huzurdan söz edilemez.
Bir toplumun en sağlam dayanağı ahlaktır.Ahlakı bozuk olan , hakka saygısı bulunmayan ve adaletsizlik içinde yüzen bir ülkede huzur , düzen ve hayır olamaz.Böyle bir memleket yıkılmaya mahkum olur.Türk milliyetçisi olarak bizler , adaleti , siyasi , ekonomik , sosyal ve ve hukuki bütün yönleriyle bölünmez bir adalet ülküsü olarak görüyoruz.Herkese hakkını verme hususunda sarsılmayan , devamlı bir irade olarak kabul ediyoruz.
Bizim için ahlak bir gaye , bir insan unsuru olduğu kadar , gerçekleştirilmesi gereken müşahhas , ameli bir sonuçtur.Hak ve adalete inanıyoruz ve adaleti samimi olarak mülkün temeli sayıyoruz.
Bugün Türkiye’miz büyük bir ahlak buhranı içinde bulunmaktadır.Her tarafta rüşvet , iltimas almış yürümüş , ciddiyetsizlik , disiplinsizlik , toplumda adeta bir kaide haline gelmiş , devlet işlerinde ise laubalilik her kademeyi sarmış bulunmaktadır.Halk ise , baskı altında bunalmış olup, rüşvetsiz , iltimassız olarak işlerini gördüremez haldedir.Özellikle köylüler , işçiler ve fakir halk tabakaları , jandarmadan ve adalet teşkilatlarımızın çalışmasından çok şikayetçidirler.
Başta hükümet olmak üzere milletçe hepimiz yeni bir ahlak inkılabı yapmak zorundayız.Kaybettiklerimizi tekrar kazanmaya mecburuz.Adaleti her işin temeli kabul eden bir ciddiyetle memleketi yükseltmek zorundayız.Bunun için , kültür ve eğitim kurumları harekete geçirilmeli ve sanat faaliyetleri halk hizmetine yöneltilmelidir.Rüşvet ve iltimas kaldırılmadan , ahlak meselesi düzeltilmeden halkın rahat nefes almasına imkan yoktur.Bugün içinde yaşadığımız bozuk-durumu hazırlayan sebeplerin başında , toplumdaki manevi inanç boşluğu gelmektedir.Türk törelerinden habersiz , manevi değerlerden uzak , geleneklere saygısı kalmamış nesiller , Türk Milleti’nin yarınlara olan güvensizliğinin esas kaynağı olmuş ve yıllarca memleketi idare eden kişiler bu gerçeği fark edememişlerdir.İlk mektepten üniversitenin son sınıfına kadar millilik vasfını yitirmiş bir eğitim ve öğretim ile yetişen gençlerin durumları gözler önündedir.Aile ve Toplummünasebetlerinde vurdumduymaz ve büyüğüne saygısı , küçüğüne sevgisi kalmamış , belli bir inançtan yoksun gençlerimizin içinde bulunduğu bunalım , işte bu gerçeği bizlere açıkça hatırlatmaktadır.Batı zihniyetini anlamaksızın ve öğrenmeksizin , sadece dış görünüşünü şeklen taklit etmek ve kendisi gibi düşünmeyenleri gerici , yobaz , medeniyetsiz diye nitelendiren kimselerin zavallılığı ibret verici bir durumdadır.
Medeniyetimizin temeli:
Biz Milliyetçi hareketçiler olarak her şeyden önce memlekette yeni bir ahlak anlayışının hakim olmasının kavgasını vermekteyiz.Ahlaktan yoksun bir toplumda iktisadi meseleler ne kadar halledilirse edilsin , huzurdan söz etmek mümkün değildir.Memleketimizin insanlarının birbirlerini sevmesi , sayması , birbirlerine yardımcı olmaları , milli birlik ve beraberlik içerisinde ülkemizin iktisadi kalkınma savaşında sadece memlekete hizmet ve toplum yararına çalışmak ancak bu şekilde mümkün olacaktır.Materyalist toplumlarda yukarıda işaret ettiğimiz hususların gerçekleşmesi mümkün değildir.Gerek kapitalist ve gerekse komünist düzenlerde ön planda olan düşünce maddi menfaat olduğu için , kişilerin toplum yararına çalışmalarda bulunmaları imkansız gibidir.Biz bunun için diyoruz ki , fertlerin topluma yararlı olmaları ancak yüksek inançların aşılanması , manevi değerlerin geliştirilmesi ve yüksek bir ahlakın toplumda geçerli kılınması ile mümkündür.Biz daima Türk Milletine hizmet yolunda olacağız.Ve her zaman dürüstlük ve hak yolundayürüyeceğiz.Hiç bir güç ve tehlike bizi bu yüce dileğe doğru yürümekten alıkoyamaz ; her şeye rağmen millete hizmet yolundan ayrılmayacağız.
İnsanın kainata denk yaradılışından faydalanmak , haset ve ihtiraslarına duvar çekmek.İşte bizim yolumuzun karakteri budur.