Ahmet KABAKLI: Aziz Bahaeddin Ögel
Aziz Bahaeddin Ögel
Ahmet KABAKLI
Sevgili Bahaeddin Ögel, kendisini bize ve dünyaya, gerçek aşkı ve şahsiyeti ile tanıtan, büyük emek eseri TÜRK MİTOLOJİSİ’ni ilk defa yayımlayıp 6 Kasım 1971’de bana gönderdiğinde, henüz yüz yüze tanışmıyorduk.
Bunun için, işte ayrıca tanışma beyanı olarak, kitabının ilk sayfasına, güzel ve şenlikli yazısı ile, işte aşağıda klişesini gördüğünüz kitabeyi yazıyor.
Kitabe gibi bu yazı, baştan başa heves, zevk ve sevinç doludur. Bu yazı bence, rahmetli Ögel’in aynı zamanda sâf, temiz ve idealist olan kişiliğini gösterir.
İkimiz de Harputluyuz… Edebiyatla ilgimi de biliyor. Aynı zamanda, gazetede o zaman, yalınkılıç yazdığım mücadele yazılarımı da îmâ ederek “Bayındır illi keskin dilli” diye yazıyor.
Böyle bir kitabın girişinde “Doğu Türkçesi” kullanmak, ne güzel bir fantezi ve ne sonsuz bir Türklük aşkı, bilgi aşkıdır…
Dede Korkut Kitabı’ndaki gibi bir “Saylama” yazan Ögel, Harput’ta “kimlerden” olduğunu da anlatıyor. “Türk Hayvan Takvimi”ne göre “Boğa yılında” doğduğunu ve daha sonra zarif fantezilerle “kimliğini” anlatıyor.
Kitabını sevinçle aldım. Edebiyatımızda olduğu kadar, tarihimizde de ne büyük bir boşluğu dolduruyordu. Biliyorsunuz: Yunanlılar, dünyayı “mitoloji”leri ile “mitos’ları ile fethetmiş, avlamışlardır. Bizim, şüphesiz kıt’alarca geniş Anadolu ve Balkanlara derin olan “Esatirimiz” ise gölgede kalmıştır. O kadar bilinmiyor ki, çocuklarımıza, tek hakikat, tek hayal, tek kaynak gibi “Yunan mitolojisi” okutuyoruz. Bizimkinin programlarda yeri bile yoktur. Acıdır ama gerçektir bu…
Ögel mitolojimizin kaynaklarını göstermek, bütün yorumlarını o saf gönlüyle yapmak… Zengin bir hayal âlemini hayranlıkla önümüze dökmek suretiyle, milletine yapılacak hizmetlerin en güzelini yapmıştır.
Bu yazı onu anlatmak için değildir. Buna gücüm de yetmez. Ama onun vatanı kültürle, efsaneyle, esâtirle kaynaştıran sevgisine; sanatına, ilmine ve konusuna duyduğu aşkı bir zerre yâda getirmek içindir.
Hayatında kimseyi incitmemiş , buna karşılık daima iyilikte bulunmuş olan aziz arkadaşımı Ulu Tanrı’nın engin rahmeti ile sardığını ve durağının UÇMAK olduğuna inanıyorum.
Türklük ilmi, Ögel’lerin kaybı ile büyük yara almıştır… Onun aşkı yolunda ilerleyecek gençlere ne mutlu. Harput’un “yücelerince” rahmet olsun dileklerimle…